HABER RÖPORTAJ -Ümit Turpcu-Nermin Kaya
Seçim gündeminde önemli yer tutan Cumhuriyet Halk Partisindeyiz. CHP 1. Sıra milletvekili adayı Tanju Özcan ile sanattan siyasete, spordan belediyeye varan samimi bir söyleşi gerçekleştirdik.
Bolu gündeminde tanınan bir isimsiniz aslında ama sizi kısaca tanıyabilir miyiz? Tanju Özcan kimdir?
12 Aralık 1973 Bolu, Mengen ilçesi doğumluyum. Evli, bir erkek çocuk babasıyım. Avukatım. Uzun yıllardır Cumhuriyet Halk Partisinde ilçe başkanlığı ve il başkanlığı görevlerinde bulundum. Ayrıca belediye meclis üyeliği yaptım.
Kendinizde gördüğünüz en güçlü yön nedir?
Çok çalışkanım. İkincisi de bir konunun üstüne düştüğüm de sonuna kadar uğraşırım. O konuda sabırlıyım. Çok iddialı bir insanım. Bu özelliklerimle meclis kürsüsünde Bolu’nun sorunlarını dile getiren, Boluluların ulusal televizyonlardan izleyebileceği bir vekil olacağım.
Siyasette konuşma üslubu çok önemlidir. Ayrıca hitap bir yetenektir de siz iyi bir hatip olduğunuzu düşünüyor musunuz?
Hatip derken, kitlelere hitap eden, coşturan etkili konuşan anlamında düşünüyorsak, henüz bir Deniz Baykal ya da çok eleştirdiğimiz Tayyip Erdoğan’ın düzeyinde değilim. O konuda daha ilerlemem lazım. Ama tabi mesleğim gereği de Bolu da ki diğer siyasetçilerden daha iyi olduğumu düşünüyorum bu konuda.
Sporla aranız nasıl? Yaptığınız bir spor var mı?
Ortaokuldayken kros takımındaydım. Şu an düzenli yaptığı bir spor yok. Ama basketbol ve tenis izlemeyi çok severim. Vakit buldukça takip etmeye çalışıyorum.
Hangi takımı tutuyorsunuz?
Fanatik bir Beşiktaşlıyım. Aynı zamanda da Bolu sporluyum. Hatta hala bazen Beşiktaş ya da Bolu Spor maçı kaybettiğinde bir kenara çekilip ağlarım.
Burcunuz nedir? Özelliklerini taşıyor musunuz?
Yay burcuyum. Tabi ben bu konuda çok bilgili değilim ama eşim taşıdığımı söylüyor.
Eşim demişken eşiniz sizi nasıl tanımlar?
Eşim sempatik olduğumu düşünüyor. Aynı zamanda ev işlerinden anlamamam nedeniyle, ona yardımcı olamamam nedeniyle bu konuda şikâyetçi olduğunu söyleyebilirim. Biz çok erken yaşta tanıştık. 1992 yılından bu yana bir arkadaşlığımız arkasından nişanlılık ve evlilik dönemimiz oldu. Ömrümüzün çoğunu beraber geçirdik. Birbirimizi tolere edebiliyoruz. Benim sinirli olduğum zamanlar eşim anlayışla karşılar, eşim sinirli olduğunda da ben anlayışla yaklaşırım. Ama genel olarak sorduğunuzda uyumlu bir koca olarak tanımlar sanırım. Çevremdekilere sorduğunuzda ise evine işine bağlı bir insan olarak tanımlayacaklarını düşünüyorum.
Seçim dönemindeyiz. Birçok insana ulaşmaya çalışıyorsunuz. Bolu için yapacağınız ilk proje ne olacak?
Bolu ile ilgili ilk yapılması gereken işsizlikle mücadeledir. Bolu’nun derhal teşvik kapsamına alınması gerekiyor. Bolu’nun gelir dağılımı ile ilgili hesaplamalar yanlış yapıldı. Bolu’nun milli gelirinin tekrar hesaplanması için ciddi çalışmalar yapacağım. Düzce ile aramızda uçurumlar var bunun yeniden hesaplanıp, teşvik kapsamında Bolu’nun da bulunması gerekiyor. Hem turizm, hem de küçük ölçekli sanayini destekleneceği teşvikler olmalıdır. Bunun dışında Bolu’ya verdiğimiz sözler de var. Örneğin Taşkesti ilçemizin fındık bölgesi içerisine alınması konusunda, Mengen ilçemizin en azından Zonguldak’ın Devrek ilçesi kadar sanayi yardımı alabilmesi, Kıbrıscık ilçemizin devlet desteği alması konularında ciddi bir çalışmamız olacak.
“Belediye başkanının ayak bastığı yerde ot bitmiyor”
Belediye başkanı Alladdin Yılmaz’ın MHP’ye destek verdiği yönünde açıklamaları oldu. Bu konuda ki görüşlerinizi alabilir miyiz?
Belediye başkanının ayak bastığı yerde ot bitmiyor. Belediye başkanı bizi desteklemesin de kimi desteklerse desteklesin.
Peki, Bolu turizm şehri diyoruz. Ama yeterince çalışma yapılmıyor bu konuda. Turizm için projeleriniz nedir?
Bolu turizm teşvikinden yararlanacak dediler. Maalesef 18 il açıklandı turizm teşviki listesinde Bolu’nun adı yine yok. Öncelikle insanlarım buraya yatırım yapmaları için cazip hale getirmeniz gerekiyor. Ya işçilik giderlerinde indirim yapacaksınız, ya elektriğinde suyunda cazip teklifler yapacaksınız. Yani yatırımcı için cazip olmalı ki para bağlasınlar. Artık öyle boş boş Bolu turizm şehri yapacağız demekle olmuyor. Biraz samimi olmak gerekiyor.
Anıtpark meydanıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?
Şimdi öncelikle şunu belirteyim, milletvekilliği ile belediye başkanlığı ayrı şeylerdir. Belediye başkanının yapması gereken işler bunlar. Milletvekili sadece yönlendirir. Dolayısıyla biz burayla ilgili fikirlerimizi söyleriz. Ayrıca ben burayla ilgili açılmış bir dava olduğunu da biliyoruz. Bence o davanın sonucu beklenmeli, çünkü kazma vurulduktan sonra bu işin dönüşü olmaz. Burada ucube bir görüntü ortaya çıkar.
Sanatla ilgili bir çalışmanız var mı?
Burada ki sanat merkezinin daha geniş bir alana taşınması için ve halk tiyatroları kurulması için ciddi girişimlerim olacak. Ayrıca eskisi gibi devlet tiyatrolarının Bolu’ya gelmesi için, en azından ayda bir kere turne düzenlemesi için de girişimlerimiz olacak. Eskiden devlet tiyatrolarına giderdik Bolu’da.
Ayrıca evde oturan hanımları resim e yönlendirebiliriz. Bir enstrüman çalmaya yönlendirebiliriz. Belediyenin bunlara yönelik çalışmalar yapması gerekiyor.
Peki, belediyenin arkasında bir sanat sokağı var. Orası ile ilgili ne söyleyeceksiniz?
Adını sanat sokağı koymakla sanatsal faaliyet yapıldığı anlamına gelmiyor. O anlamda zaten çok farklı bir belediye başkanına sahibiz. Sanata ve sanatçıya alaycı bakan, saygı duymayan bir anlayışla yönetiliyoruz Bolu’da. Ama iki buçuk senesi kaldı. İnşallah Bolu sanata ve sanatçıya değer veren bir anlayışla yönetilecek bir belediyeye kavuşacak.
Siz sanatın herhangi bir alanı ile ilgileniyor musunuz?
Ben sanatın her hangi bir alanıyla ilgilenmiyorum. Çünkü o konuda çok yeteneksizim maalesef.
Halkın tepkileri nasıl size karşı?
Biz üç yıldır sahadayız zaten. Diğer siyasetçiler gibi yapmıyoruz siyaseti. Bana mesela insanlar seçimden seçime geliyorsunuz demiyor insanlar. Çünkü birçok kez gittik yanlarına. Taban siyasetini iyi yaptığımı düşünüyorum. İnsanları samimi bir şekilde dinliyorum ve sorunlarına çare bulmaya çalışıyorum. Bolu da ki insanlar beni milletvekillerinden daha çok tanıyorlar. Bu yola çıkarken de şöyle bir dua ederek çıktım. Şu an ki milletvekilleri gibi milletvekilliği yapacaksam bana hiç nasip etme dedim. Ama inşallah Bolu halkı teveccüh gösterirse ki gösterecek gibi duruyor. İnşallah gerçekten uzun yıllar insanların hafızalarında yer alacak, 40 sene sonra bile hatırlanacak bir milletvekilliği yapacağım.
Seçmen yapısında bir değişme var mı sizce?
Birkaç tane değişen yan var. Birincisi şöyle ki nüfus çok gençleşiyor ve bilinçleniyor. Seçmen nüfusu gençleştikçe ve bilinçlendikçe daha da zorlaşıyor. Şöyle ki gençleri bir kahveye toplayıp bir şey anlatmanız mümkün değil onlara ulaşmanın tek yolu internet. Bir 30-40 yıl öncesi gibi değil şu an siyaset. Ayrıca teknoloji geliştikçe siyaset de pahalanıyor.
Seçmenin bilinçli hale gelmesi CHP nin oyunun arttırır mı sizce?
Tabi ki seçmen bilinçlendikçe, gençleştikçe Cumhuriyet Halk Partisinin oyları da artıyor. Seçmen bilinçlendikçe CHP gibi çağdaş, gerçekleştirilmesi mümkün, ayakları yere basan projeler üreten partileri tercih ediyorlar.
